9.12.14

kahvaltının mutlulukla bir ilgisi olmalı...



 "Yemek yemek üstüne ne düşünürsünüz bilmem ama 
  kahvaltının mutlulukla bir ilgisi olmalı"

                                   C.SUREYA




kitaplar ve mumlar...


     Kitapları ve mumları birbirine çok yakıştırırım. Biraz mum ışığı, ara fonda hafif bir müzik ya da elinde güzel bir kitap nasıl da rahatlatır insanı.Bu üç kitabı da bayılarak okudum.Elif ŞAFAK - AŞK, Orhan PAMUK - Masumiyet Müzesi, Kathryn STOCKETT - Duyguların Rengi. Hem kapak tasarımlarıyla hem de içerikleriyle çok ilgimi çekmişlerdi. Özellikle masumiyet müzesini okurken yok böyle bir aşk demiştim Kemal'in yani kitaptaki esas oğlanın Füsun'a duyduğu aşk şapka çıkartıyor insana. Son kitabın filmi de  yapılmış " the HELP " adıyla çevrilmiş Türkçe'ye en yakın zamanda izlemek istiyorum.





Serenad, okudugum en güzel kitaplardan birisiydi. Yakın tarihe ışık tutan şahane bir eser. Şu an elimde " Kardeşimin Hikayesi" var. Yine güzel bir hikayenin içindeyim. Zülfü Livaneli'nin " Leyla'nın Evi " adlı kitabını da merak ediyorum.








İnsan kendine hep vakit çalmalı, bir insanın kendine yapabileceği en güzel şey kendine vakit ayırabilmesidir. Daha çok okuyup, daha çok öğrenebilmek ve daha çok yazabilmek umuduyla...

3.12.14

hello december, hello winter!


   Kış mevsimini severim. Kış mevsimi  hep romantik gelir bana. Kışın evde  keyif yapmaya bayılırım. Elime kahvemi alıp kitaplarıma gömülmek, sevdiğim filmleri izlemek, yağan yağmuru izlemek, ev botlarımı giymek, tv keyfi yapmak, patlamış mısır yemek, sıcacık bir çayı yudumlamak ve kek yapmak beni mutlu eder. Hele bir de yumuşacık  polar battaniyelerde çıkar ya ortaya mis gibi gömülürsün koltuğuna:) 




yatak odamdaki berjerimden sıcacık bir görüntü, pastel tonlar insana nasıl da huzur veriyor...


yeni yıl konsepti bizim evi de sardı, çubuk tarçınlar, mumlar, kahve kokusu, sıcak çikolata da kışı sevdiren diğer unsurlar:). Böyle minik detaylar bir araya gelince seviliyor işte. 






Kışın insan daha çok yazıp çizmek istiyor, insanın daha çok kendini dinlemeye vakti oluyor. Dedim ya kış mevsimi romantizm demek diye bu aralar şiirlere merak saldım. Bu aralar Cemal SÜREYA'nın şiirleri, sözleri dilime takıldı. 

" Hayat kısa, kuşlar uçuyor"



"Ölüm geliyor aklıma birden  ölüm
Bir ağacın gölgesine sarılıyorum"



"Üşüdüysen söyle sevgilim, seni bir kat daha seveyim"


Ben senin;

sevgilin, eşin,
baban, ağabeyin,
arkadaşınım.
Biri bitse biri kalır.
Seni hiç bırakmayacağım.



1.12.14

30 yaşıma notlar...


Sevgili 30 yaşım hoşgeldin, 

Evet artık bende 30 oldum. 30 lu yaşları eskiden telaffuz edemezdim 30 ağır gelirdi bana ama artık öyle değil. Hani derler ya her yaşın ayrı güzelliği var 30 olmak ta öyle bir şey işte. 30 yıllık hayatıma neleri sığdırmadim ki... Ailem, çocukluğum, eşim, canım oğlum, anneliğim, mesleğim, arkadaşlarım, dostlarım, öğrencilerim herkes  ve herşey öyle güzel güzel izler bıraktı ki bende. 30. yaşıma girmeye az bir süre kala daha radikal kararlar almaya başladım; artık yediklerime içtiklerime daha çok dikkat ediyorum daha doğrusu yeme alışkanlıklarımı değiştirmeye çalışıyorum, sevdiklerimi daha çok aramaya çalışıyorum, daha çok okumaya ve öğrenmeye, daha çok güzel sofralar kurmaya, daha çok kendime zaman ayırmaya  ve daha çok canım oğlumla güzel anılar biriktirmeye. İnsan çocuğu olunca sonsuz olmak istiyor hastalıktan, ölümden daha bir korkuyor sanki. Son zamanlarda yaşadıklarım bende bu korkuyu yarattı oğlumu sağlıklı sıhhatli ve mutlu büyütebilmek dışında hiç bir dileğim yok bu hayatta. Sağlıklı ve huzurlu olalım bu bize yeter.  Eskiden hırslıydım ama artık değilim, daha humanistim, daha hayatı sorgulayıcıyım, daha affediciyim ve daha titizim. Giderek  uyandığım  her güne, nefes aldığımız her ana daha çok şükür ediyorum. Oğlumun nefesini her duyuşumda bana her koşa koşa gelişinde şükürlerim kat kat artıyor. Göktürk'üm bana hayatın sunduğu en güzel, en özel hediye. Ha birde insan daha da duygusala bağlıyor 30 olunca. Bazen bir şarkı bazen de bir film karesi gözlerimi yaşlarla dolduruyor. Daha çok film izlemek, daha çok mum yakıp mum ışığında oturmak, daha çok dekorasyon işleriyle uğraşmak da 30 yaş listemde olanlardan. Bana huzur veren daha pek çok şey  30lu yıllarımda bana eşlik edecek Allahım ömür verirse.  



5.9.14

hadi gülümse

esraningezegeni
                                                                                                  2014 - Mayıs


Gülümse hadi gülümse bulutlar gitsin
Yoksa ben nasıl yenilenirim hadi gülümse
Belki şehre bir film gelir
Bir güzel orman olur yazılarda
İklim değişir akdeniz olur gülümse...


1.9.14

iki yaşındaki minik adamın annesi olmak...




Kınalı kuzum 
( sezen aksu'nun oğluna yazdığı şarkı her dinleyişimde beni ağlatır ve beni seneler sonrasına götürür) 

Ne yiyor, ne içiyorsun

Elde değil aklim sende

Gece çok geç yatıyorsun

Gelde bi demli çay iç bende


Olmadı akşam yemeğe yetiş bari

Yolunu gözlüyor Perihan hanim

Bu ayrı ev işine alışamadım

Sızlıyor ince ince sol yanım


A nenni nenni

Kınalı kuzum

Büyüdünde adam mi oldun

Yanağı pembem, dudağı kirazım

Gözü okyanusum iyi ki doğdun


Bu yürek çarpıntısı ömürlük biliyorsun

Büyümedin hiç gözümde

Bebeğim sen ne diyorsun


Bi dualık mesafedeyim

Ne zaman sıkışırsan yanındayım

Ha bu arada soğudu havalar aman ha

Üşütme yine kurbanın olayım


A nenni nendi

Kınalı kuzum

Büyüdünde adam mi oldun

Yanağı pembem , dudağı kirazım


Gözü okyanusum iyi ki doğdun









Hayatımda  25 aylık minik bir adam var. 20.07.2012de hayatımıza minik bir mucize girdi  ve bizi bir masal dünyasının içine çekti götürdü. Bütün dünyada bir tek güzel çocuk vardır , bütün  anneler de on sahiptir. Ne doğru her ne için çocuğu eşşiz ve dünyanın en güzel bebeği. Bende bütün bunları oğlumda görüyorum, yaşıyorum. Artık 2 yaşında minik bir adamsın ve her gün bizi sürprizlerinle şaşırtıyorsun. I love you mummy diyorsun bir de ardından anne seviyom diye cümle kuruyorsun ve yüzüme tatlı  tatlı  bakıyorsun ya işte o zaman dünyanın en mutlu annesi ben oluyorum. Bazen de yaramazlık yapınca özür dilerim diyorsun, sana bir şey verdiğim de de teşekkür ediyorsun. Ağzından bal damlıyor canım oğlum. Bizi çok ama  çok mutlu ediyorsun. Düştüğünde , bir yerin acıdığında acıyan yerini gösterip anne öp diyorsun ve  acın o anda  geçiveriyor. Bazen de mutfağa gelip anne pasta yap diyorsun, anne su ver diyorsun bunları söylerken o kadar  tatlısın  ki…
 Seninle denize gidiyoruz, havuzda yüzüyoruz, oynuyoruz bazen de parka gidiyoruz ve  bazen de bahçede oturuyoruz. Dışarı çıkınca bütün çocuklar gibi çok mutlu oluyorsun ve işte o anlar paha biçilemez yani anılar biriktirmeye ve beraber büyümeye öğrenmeye devam ediyoruz.

İsteklerin olmadığında da bazen öfke nöbetleri geçiriyorsun 2 yaş sendromu  dedikleri şey bu olsa gerek.Öfkeleniyorsun, bağırıyorsun , ağlıyorsun ve sonra koşa koşa gelip bana sarılıyorsun. Kucağımda sakinleşiyorsun ve sonra minik bir panda gibi ortalıkta gezmeye devam ediyorsun. Tabi bazen de  ben öfkeleniyorum  ama bunu sana yansıtmamaya çalışıyorum ya da bulunduğumuz ortamı değiştiriyorum. Evet neydi annelik her zaman toz pembe değil…

Seninle ilgili hayaller kuruyorum. İlk kız  arkadaşını merak ediyorum mesela  okuldaki ilk gününü merak ediyorum  . Delikanlı olduğun günlerın hayalini kuruyorum. Seninle pizza yiyeceğimiz, sinemaya gideceğimiz ve dertleşeceğimiz günleri hayal  ediyorum…Yani kısacası sana dair herşeyi çok merak ediyorum inşallah beraber güzel günler göreceğiz.
Seni sağlıklı  sıhhatli ve mutlu büyütebilmek dışında bir dileğimiz yok meleğim.

seni tarifsiz bir aşkla seven annen 

29.8.14

vintage saat & melek kanadı & sonsuzluk




Bu aralar vintage modası hakim her yerde.Bende etkilendim bu modadan ve kendime bu beyaz vintage saati aldım instagram alışverişimden. Instagramdan ilk defa alişveriş yaptım ve çok memnun kaldim bu pembe bileklik de yanında hediye geldi pek mesut oldum. Güzel bir kombin oldu.





Zarif altın takıları çok severim bunlar da zevkle kullandığım altın takılarım. Taşlı sonsuzluk kolyem ve taşlı melek kanadı kolyemi beraber kombinliyorum bazı kolyelerin uğuruna inanırım. Bu fotoğraflarımı telefonumdan silmiştim , bilgisayardan instagram hesabıma girerek aldım o yüzden fotoğraf kalitesi düşük çıkmış. Instagramdaki görüntüleri daha canlı ve net idare edin artık:) beni takip etmek isterseniz esraveminikadam  olarak bulabilirsiniz.






instagram günlüğüm




Instagramda bu hafta neler  paylaşmışım bakalım:) Geçen gün işten eve gelince  kendime böyle bir meyve tabağı hazırladım ve dergimle keyif yaptım. Yıllardır severek alırım bu dergiyi güzellik moda alışveriş adına yeni şeyler öğrenirim.Bazen de sadece kafa dağıtmak için resimleri incelerim, şunu şunu almalıyım diye not düşerim.






Geçen pazar denizden eve geldikten sonra oğluma bu meyve tabağını hazırladım.Karpuza bayılıyor oğlum. Oğluma hamileyken en çok yediğim şey karpuz ve peynirdi bundan dolayı oda karpuza çok düşkün meyveyle hiç aram yoktur yaz meyvelerinden karpuzu ve üzümü severim ha bir de şeftali o kadar  ama yemeye zorluyorum kendimi. Abur cubur ,çerez in meyve out bende:)





 Gelelim alışveriş mevzusuna bu kalpli minik kokulu keseleri english home dan aldım ve çekmeceme yerleştirdim. Kokuları bir müddet sonra gidecek ben de  kendi parfümümden keselere  sıkıp kullanacağım. Minik şeyler beni hep mutlu etmiştir.







Bu kelebekli  ikili saksı da yine english home alışverişinden, % 50 indirimle sepetime girdi. Çok ama çok beğendim kendisini makyaj masama transfer ettim. İçine fırçalarımı, göz kalemlerimi ve rujlarımı koydum. Ben de kutu organizer takıntısı var. Herşey kutu içinde olacak ki aradığımı kolayca bulabileyim. Eşime göre her yer ıvır zıvır dolu oda ayrı konu:)





Gelecek seferdeki instagram günlüğümde buluşmak üzere herkese mutlu hafta sonları...













28.8.14

"maşasız romantik su dalgası yapımı"




 Herkese slm bugün süper pratik  bir saç videosu ile karşınızdayım.Romantik su dalgalı saçlara kim hayır diyebilir ki? Maşa kullanmadan nasıl su dalgası yapılır?Bu videoyu izlediğime çok mutlu oldum hem maşa kullanmıyorsunuz saçınız hiç bir ısıya maruz kalmıyor hem de kuaföre vereceğiniz para size kalıyor:) Kuaföre vereceğim parayı English home da harcarım mesela:)Ben bugün bu modeli uyguladım ilk denemeye göre iyi oldu fakat saçlarım kalın telli olduğu için saçlarımın  arkaları çok iyi olmadı ama önler, yanlar hoşuma gitti. 2.yapışımda eşimden yardım alacağım sağolsun yapar saçlarıma fön çektirmişliğim, tırnaklarıma  oje sürdürmüşlüğüm  var vaktiyle:)






ve bu da  bugün benim yaptığım nasıl olmuş? İkinci seferde bu işlemi geceden yapacağım sabaha bukleli bukleli uyanacağım hi hi hiii






hep güzel ve  bakımlı kalmanız dileğiyle sevgili küçük hanımlar:)

26.8.14

pazartesi kombinim:) 25.08.2014





 Buradan bir ceeeee deyip kaçacağım. Blogumu çokkkk özledim pazartesi kombinimle size merhaba diyeyim dedim. Eşimin çektiği  foto biraz flu çıkmış idare edin artık evdeki afacandan kurtulmak için merdivende poz verdim:). Yavruağzı bluzum yeni çok beğenerek aldım modelini vitrinde görür görmez bu benim olmalı dedim:).Siyah streç pantolonumda hafta sonu alişverişinden   onu da çok sevdim. Dolgu topuk kot hasır ayakkabılarım çok rahat. Gelelim mavi çantama uzun zamandır böyle büyük bir çanta istiyordum sonunda buldum.Bu sene bebek mavisi moda ama ben o renk bir çanta bulamadım,büyük çantalar günlük hayatta kurtarıcı oluyor benim gibi ıvır zıvır taşımayı seviyorsanız.





evden çıkmadan poz verilir:)




İşyerine gelinir ve bir limonata ile hemen serinlenir valla kantinimizin limonataları çok başarılı, acayip ferahlatıyor. Alanya sıcaklarında kavruluyoruz ben hep audrey hepburn topuzumla dolaşıyorum ortalıkta. Yazın saçlarımı hiç açık bırakmadığım doğrudur.




                bluz / : butik
                       pantolon /: koton
                                              ayakkabı /:  twigy                            
             çanta /: tod's

 en yakın zamanda yine burada olacağım sevgiler:)
                                           

         

5.6.14

Bir kuaför, bir kitap ve bir mini raf hikayesi:) (100.yayınım)


Slm:) Geçen pazartesi kuaföre gittim saçlarıma fön çektirdim bana terapi gibi geldi malum ev iş çocuk derken kendime kısıtlı zamanlarda vakit ayırabiliyorum neyse bunada şükür.:) Burada hava sıcak oldugu için genellikle saçlarımı topluyorum meşhur topuzumu yapar dişarı çıkarım. Topuzlu saçları seviyorum daha bir asil görünüyor sanki.... İleriki günlerde saçlarımın renginde bir değişiklik yapmayı planlıyorum görüntüsünden çabuk sıkılanlardanım. Kuaförden mutlu ayrılan ben hi hi hi:)


Bu aralar bu kitabı okuyorum. Kristin Hannah'ın hikayelerini beğeniyorum.Yazarın daha öncede "Kış Bahçesi" kitabını okumuştum ve çok beğenmiştim, tavsiye ederim. Yatmadan önce kitap okumaya bayılıyorum aslında yatakta yayıla yayıla kitap okumak hoşum gidiyor desem daha doğru olur:)


Ne zamandır yatak odama minik bir kitaplık istiyordum sonunda oldu. Yatağın tam karşısına bu rafı koyduk çok hoşuma gitti bakıp bakıp mutlu oluyorum. Birkaç mum ve birkaç objeyle rafımı süsledim. Yatak odasını minik bir yaşam alanına dönüştürmüş oldum. Yatak odamız büyük olduğu için köşede berjerimizde var bu da sevdiğim bir başka detay. Kitabımı alıyorum geçiyorum koltuğa ayaklarımı uzatıp keyifli keyifli okuyorum kitabımı. İşte böyle benden şimdilik bu kadar  sevgiyle kalın! Instagramda beni  takip etmek isterseniz "esraveminikadam " adıyla beni bulabilirsiniz.



29.5.14

ESRA in wonderland:)


 Herkese merhaba, 
Blogumu çok özledim ama  evimizde hala internet bağlantımız yok. Anılar birikmeye devam ediyor. Bu fotoğraf 1 ay önce çekildi. Biraz den
iz havası almak için sahile inmiştik ama fazla kalamadık hava çok rüzgarlıydı. Birkaç fotoğraf çekip eve döndük. Oğlum gördüğünüz gibi kucağıma sığmıyor artık 22 aylık oldu minik adamım. Günlerimiz onun etrafında pervane olmakla geçiyor. Hayatımıza neşe saçan oğlumuzun artık bir birey olması garibimize gidiyor bazen. Bebeklikten sonra karşımızda her derdini anlatabilen, öfkelenen, kahkahalar atan, gelip bizi öpen,düşünce acıyan yerini öptüğümüzde acısının geçtiğini düşünen bir minik adam görmek bizi şaşırtıyor tabi bir o kadar da mutlu ediyor:) Kendimi harikalar diyarında gibi hissediyorum bu minik mucize sayesinde.







Ben fotoğraf çekmeyi de çekilmeyi de çok severim:)Yaşadığımız  her an çok özel ve ben bu anları ölümsüzleştirmeyi seviyorum.Yaz geldi renkli kıyafetlere kavuştuk sonunda. Renkli giyinmeye de bayılırım ruhumu yansıtıyor çünkü ruhumda renk renk desen desen ruhumda kelebekler uçuşuyor kuşlar cıvıldıyor:)




Yaşama sevincimiz hiç azalmasın ve  hiç kaybolmasın:)

25.4.14

Blogum 1 yaşında:)



    Evet blogum artık 1 yaşında gecikmeli  de olsa  bu postu yazıyorum çünkü evimizde internet bağlantısı yok hala. İlk postumu 29.03.2013 tarihinde yazmışım "blog dünyasına merhaba" başlığıyla. Uzun zamandır blogumdan ayrı kaldım yazmayı çok özledim halbuki. Instagramdan anlık paylaşımlar yapıyorum ama blogdaki tadı vermiyor çünkü bloga yüklediğin her fotoğrafın hikayesini de paylaşıyorsun,  blogunda kişisel dünyanda yolculuğa çıkıyorsun. İyi ki blogum var,  amatör de olsa iyi ki blogger anneyim  kendim için yaptığım en iyi şeylerden biri oldu bu blogu açmak, bir nevi terapi görevi üstleniyor benim için. Bu blog sayesinde çok tatlı insanlarla tanıştım hala  tanışmaya da devam ediyorum .:) Buralara en kısa zamanda dönebilmek dileğiyle. I love my blog:) I love my lovely visitors:)

10.4.14

helpppppp please!

              arkadaşlar izleyici gadget ım bozulmuş nasıl düzeltebilirim?

27.2.14

nasıl parayonak bir anne oldummmm???

 
 
 
Oğlum günden güne büyüyor, 19 aylık  minik bir adam olarak evimizi ruhumuzu şenlendiriyor. Dil gelişimi gayet güzel gidiyor herşeyi çok çabuk kapıyor, ingilizce olarakta  kendini ifade etmeye  başladı. O dilinden dökülen minik kelimeler bizi öyle heyecanlandırıyor ve mutlu ediyor ki... Öte yandan gelelim esas meseleye  oğlum yine hastalandı bronşit yakamızı bırakmıyor bir türlü dün akşam siyah turp bal karışımını denedim kuru  öksürüğe iyi geliyormuş doğal antibiyotikmiş inş şifa olur oğlumada. Birtakım obsesif davranışlarım var bana çocukluğumdan yadigar birde onlara paranoyaklık eklendi.Mesela  evden en son çıkan kişi olmak istemem çünkü musluklardan ocağa prizlere kadar herşeyi defalarca kontrol ederim kapıyı kilitledikten sonrada iyice emin olmam gerekir gece uykudan öncede bu seremoni yine tekrarlanır. Bilmiyorum aranızda benim gibi olanlar var mı?  Evet paranoyak bir anneyim artık oğlum havale geçirdiğinden beri her an korku içindeyim ya tekrar geçirirse ya ben yanında olamazsam diye... Geceleri bazen uyuyamıyorum sürekli oğlumu kontrol ediyorum ateşi var mı nefes alıyor mu diye eşimde artık halime iyice üzülür oldu uyu diyor ama nafile. İşteyken  ise sürekli evi arıyorum  oğlumun sesini duyunca içim rahatlıyor.Dün gece hiç uyumadım ateşi yükselirde fark edemem diye.Havale geçiren çocuklarda değil belki ama  annelerinde kalıcı bir hasar kalıyor diyor doktorlar doğru diyorlar çünkü  her an korku panik içinde oluyorsun..İşteyken de aklım sürekli oğlumda vicdan yapıyorum yanında olamadığım için bugünde yine hasta ama ben işte olmak zorundayım onun geleceği için... İşe gelirkende hep onu arkamda göz yaşlı bırakıyorum anne diye o ağlayışını görüp kaç defa dönüyorum yoldan işe böyle çetrefilli bir iş annelik kendinden vazgeçiş,yüreğinin sızlaması, bol bol dua demek anne olmak. İşte böyle ruh halim allahım hiçbir anneyi sınamasın bu hastalıklarla bu hastalıkla uğraşanlarada acil şifalar versin. Oğlumunda inş 2 yaşına kadar  bronşitten kurulduğunu görürüz.
 Anne olunca anlarsın bazı şeyleri derler ya gerçekten öyleymiş.... Anne olunca dünyaya meydan okuyan kadın oluveriyorsun bir anda evladın için. Anne olunca minicik bir ses ve gülümseme o gün mutlu olmana yetiyormuş. Anne olunca daha güçlü ve daha umutlu adım atıyormuşsun yarınlara....
 
yarınlarda daha sağlıklı daha mutlu olabilmen dileğiyle canım oğlum gerisi hikaye

14.2.14

uzun bir aradan sonra merhaba....






herkese merhaba,
uzun zaman oldu buraya uğramayalı bu zaman diliminde neler olmadı ki..... Evren sesimi duydu nihayet ve biz dubleks büyük bir eve taşındık. Ev taşıma telaşı ve eşya yerleştirme ile geçti günler. Yeni evimiz kayınvaldeme çok yakın işe giderken oğlumu bırakmakta kolaylaştı artık.Yeni evimizi dekore etmeye çalışıyorum minik detaylarla. Bu  sevimli kuşlu ferforjeyi görür görmez çok beğendim  ve hemen aldım. Ucunada bereket kuşlarını astım inş yeni evimize bereket
 getirirler.Bu aralar dekorasyona taktım duvarlarımızı süsleyecek güzel romantik çerçeveler peşindeyim. Öte yandan hastalıklarla uğraştık bebeğim sık sık hastalandı hala da hasta bronşit illetinden kurtulamadık bir türlü. İş güç ise aynen devam bu ay derslerim akşam 5te başlıyor   kumrular gibi oturuyoruz oğlumla evde, oğluma daha fazla vakit ayırabiliyorum :) teşekkürler veren bana sundukların için:) instagramdan beni takip etmek isterseniz   "esraveminikadam"  adıyla  bana ulaşabilirsiniz.   
 
herkese güzel ve keyifli haftasonları:)

6.1.14

tarihten silmek istediğim gün ....

Bazı anlar vardır hayatınızda silmek isterseniz, bir daha asla hatırlamamak...Bu o anların en berbat olanıydı. Geçtiğimiz pazar oğluşumla  alışveriş merkezine gittik kuzum bir o yana bir bu yana koşturdu, tırtıla bindi, eğlendi. Daha sonra eşim geldi hep beraber yemek yedik ve eve döndük. Daha sonra her zaman yaptığım gibi oğlumu emzirdim ve oğlumu yatağına yatırdım. Her zaman oğlum uyuduktan sonra odasına girer kontrol ederim sık sık ortamı. Aradan birkaç saat geçti eşim oğlumun odasına girdi ve eşimin bağırtı sesleriyle odaya koştum oğlum eşimin kollarında baygındı, morardı bir an gözleri donuk bakıyordu sanki hayatta değildi  o an kaç kez öldüm dirildim bilmiyorum şu an bile hala o kabusu yaşıyorum. Oğlumuzu kaybediyoruz sandık ve biz kendimizden geçtik yolda hep elim minik kalbinin üstündeydi o atan  minik kalp bizi sevindirdi hemen kayınpederimi aradım apar topar hastaneye gittik oğlum havale geçirmiş halbuki ateşi yoktu . İç ateşi yükselmiş olabilir dedi doktor siz dışardan farkedemezsiniz dedi.O an feryat figan ağlayıp dualar ettim allahım çocuğumla beni sınama diye..... Oğlumla konuşmaya başladım bincini açık tutmak için  ilk başa tepki vermeyince çok korktum vücudu beyni  kalıcı bir zarar görecek diye o kadar korktum ki...Allahıma şükür yavruma birşey olmadı. 3 gece hastanede kaldık yeni yıla oğluşumla hastane odasında girdik. Hayatımın en buruk ama bir o kadar da en güzel yeni yılıydı oğlum sağlıklıydı, yanıbaşımdaydı. O kötü günden beri detaylar benim için değerini yitirdi, o kadar basit küçük değeriz şeylere  kafa yorduğumu anladım eger eşim o an odaya girmeseydi belki geç kalsaydık düşünmek bile çok acı.... Oğlumu bir saniye  bile gözümün önümden ayırmıyorum artık, odasında asla tek başına yatırmıyorum . Şu an oğlum eski performansına geri döndü yaramazlıklarına hiçç kızmıyorum artık bütün evi dağıtsın hiç mühim değil tek mühim şey onun sağlıklı mutlu büyümesi  allahım bir daha böyle anlar yaşatmasın. 2013 genel olarak kötü geçti biz hep hastanelerdeydik oğlumun kronik bronşiti var umarım 2014 bize sağlık ve huzur getirir gerisi teferruat......

seni çok seviyorum göktürk'üm, sen benimnefesim, umudum, hayat ışığımsın...rabbim bizi hiç ayırmasın